Son dönemde finans
piyasaları tarafından takip edilen verilerden bir tanesi olan ABD başkanlık
seçimleri dolar ve türk lirasının seyri açısından oldukça büyük bir öneme
sahiptir. Doların diğer ülke para birimlerine karşı değeri ve gelişmekte olan
ülkelerin para birimlerindeki değişim, seçim sonuçlarına göre şekillenmiştir.
8 kasım 2016 tarihinde
gerçekleştirilen seçimler sonucunda başkan olan Donald Trump etkisi ile
piyasalarda volatilite artmıştır. Bunun en önemli sebebi Trump’ın seçilmesinin beklenti
dahilinde olmamasıdır.
Seçimler öncesinde yapılan birçok ankete göre ağırlık
Clinton’ın başkan seçileceği yönündeydi. Eğer başkanlık koltuğuna Clinton
gelirse mevcut başkan Obama’nın devamı niteliğinde bir siyasi politika
izleyecek, bu durumda da piyasalarda güçlü bir değişime neden olmayacaktı.
Ancak beklenenin aksine Trump başkan seçilmiş ve Amerikan dolarında hızlı fiyat
değişimleri gözlenmiştir.
Bilindiği gibi döviz piyasalarında hareketin
en önemli nedenleri temel analiz etkisi yani ekonomik veriler, merkez bankası
başkanları ve siyasilerin konuşmaları, izlenen siyasi, ekonomik politikalar vb.
birçok faktöre bağlı olarak değişmektedir. Doların diğer ülke para birimlerine
karşı değeride aynı şekilde bu verilerle belirlenmekte ve tüm dünya borsalarını
etkilemektedir. Türk lirası ise gelişmekte olan ülke para birimleri
arasındadır.
Gelişmekte olan ülke para birimleri dünyada oluşan birçok riskli
faktörden en önce ve olumsuz etkilenmektedir. ABD seçim sonuçları ile türk
lirasında hızlı değişimler gözlenmiş ve gün geçtikçe TL’de değer kaybı
artmıştır.
Neden Trump Piyasalar açısından Riskli Görünüyor
ABD’li ünlü işadamı
Donald Trump’ın, başkan seçilmesi durumunda gerçekleştireceğini öne sürdüğü
birçok seçim vaadi bulunmaktadır. Bu vaatleri içerisindeki bazı söylemler tüm
dünyayı ilgilendirmekte ve birçok kişi tarafından gerçekleşmesi durumu büyük
bir risk olarak algılanmaktadır.
Trump’ın ünlü söylemleri
-Göçmenler
Amerikadaki
yasa dışı göçmenleri sınır dışı edeceği yönündeki açıklamalar tüm dünya basını
tarafından önemle takip edildi.Ancak son açıklamalarında bu sert ifadenin
yerine sadece kriminal geçmişi kötü olanların sınır dışı edileceğine dair bir
düzeltme yapmış ve daha olumlu bir hava estirmiştir.
Diğer yandan göçmen girişini engellemek adına
Çin seddine benzer şekilde ABD-Meksika sınırına duvar örme açıklaması da
gündemde yerini almış ancak bu konuyla ilgili detayları paylaşmamıştır.
-Dış Politika
Deaş’la
mücadele kapsamında Rusya ve İranla müttefik halinde çalışabileceklerini ve
asıl amacının Deaş’ın yenilmesi olduğunu vurgulamıştır.
Rusya
konusunda her zaman iyi ilişkiler içinde olmalarının ABD ekonomisi açısından
daha iyi olacağını vurgulamakta ve Vladimir Putin ile yakın ilişkiler içerisine
girmektedir.
Mevcut
ticari anlaşmalar açısından Çin ile olan ilişkilerin yeniden gözden
geçirilmesini, Çin’in ABD’yi kullandığını ve gerekirse askeri rekabet içerisine
girebileceğini savunmuştur.
-İç Politika
Yüksek
vergilerin düşürülmesi gerektiğini savunan Trump, örneğin kurumlar vergisinin
yarı yarıya düşülmesini önermiştir.
Obama
başkanlığında ülke gelirlerinin düştüğünü iddia ederek ekonominin her geçen gün
kötüye gittiğini savunmuştur.
-Türkiye
Abd
basınınca yaptığı bir röportajda Türkiye gibi dış ülkelere müdahale etmeden
önce Amerikanın kendi bozukluklarını düzeltmesi gerektiğini öne sürmektedir.
ABD'nin 45. başkanı seçilen Trump, 20 Ocak
2017'de yemin ederek görevi mevcut başkan Barack Obama'dan devralacak. Bu
tarihten sonra ise seçim vaatlerinin hangilerini ve ne ölçüde yerine
getireceğini ve piyasaları ne şekilde etkileyeceğini hep birlikte izliyor
olacağız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder